Halkın Partisi (HP) Merkez Yürütme Organı (MYO) Üyesi Teksen Köroğlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde giderek artan ve adeta tavan yapmış yolsuzluklar mücadele etmenin, ülkenin demokratik, sosyal ve ekonomik gelişiminin önündeki en kritik engel olduğunu belirtti.
Vatandaşın yaşadığı güvensizlik, eğitim ve sağlık alanında ki çıkmazlara vurgu yapan Köroğlu açıklamasında önemli konuları dile getirdi:
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki süregelen ve son yıllarda artan, hatta tavanı delip geçen yolsuzluklar ve ülkemizin bu büyük sorunlarla boğuşması, demokratik, sosyal ve düzgün ekonomik gelişimin önündeki en önemli engeldir.
Devletin, kurumların ve toplumdaki bireylerin batışı, çürümenin ve kokuşmuşluğun ana sebebidir.
Hükümet ortağı YDP, elinde bulundurduğu Ulaştırma ve Bayındırlık Bakanlığı’nda, bir önceki dönemdeki Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’ndaki usulsüzlük ve yolsuzluk iddialarına benzer şekilde, araştırılmamış ve soruşturulmamış yeni yolsuzlukları gündeme getirmiş durumda.
Uğraşılması, düşünülmesi ve düzeltilmesi gereken hiçbir sorunumuz yok gibi görünüyor.
Kamu yararına hizmet etmeyen birçok adaletsizlik, usulsüzlük ve büyük yolsuzluk skandallarının hükümet tarafından cezasız bırakılması, üstlerinin örtülmesi, toplumun önemli bir çoğunluğunda yolsuzluğa karşı şikayet ve itiraz yollarının kapalı olduğu düşüncesine yol açmıştır.
Önümüzdeki 2 yıl içinde, KKTC’deki siyasi partilerin ve temsilcilerinin büyük bir kesimi ile kamuda görevli uzantılarının ve özel sektördeki işbirlikçilerinin yolsuzluğa bulaştığını düşünmek, gelecekteki yolsuzlukların artacağını öngörmek falcılık değil, gerçekçi bir tespittir. Görünen köy kılavuz istemez çünkü.
YDP Başkanı, Ulaştırma ve Bayındırlık Bakanı’nın açıklamaları, adaletli ve şeffaf olmaktan uzak, demokratik hukuk devletine yakışmayan bir Karagöz ve Hacivat oyununa dönüştürülen YENİ TURİSTİK T, KİRALIK ARAÇ ve TAKSİ İZİNLERİ konusundaki açıklamaları şaşırtıcıdır.
Bu tür açıklamalar, halkın tepkisini çeken ve güldüren bir “ağız yoluyla çıkardıkları gaz” gibidir. Bu yapılanları nasıl hazmedebiliriz Allah aşkına? Bakan şikayetçi, kendi yaptıklarının hazmedilemediğinden…
Devletin, kamunun hakkının kayırılan birilerinin sofrasına servis edilmesi ve bunları yiyenlerin nasıl hazmettiği düşündürücüdür. Bu doymaz, bitmez HARAM olan yemekleri yiyenlerin gelecekteki olası tehditlere karşı kaygı ve korku hissetmeleri, sıkıntılı ve gergin ruh hali, dikkat ve hafıza sorunları, hazımsızlığın sebeplerindendir.
Vatandaşın yaşadığı güvensizlik, eğitim ve sağlık alanındaki çıkmazlar, ekonomik darboğaz ve krizler, ruhsal bunalımlar ve psikolojik sorunlar, düzensiz beslenme nedeniyle hazımsızlığa yol açmaktadır.
Bu devleti, toplumu, milleti seven her vatandaşın, her bireyin, hangi türde olursa olsun yolsuzluklara karşı tepki göstermesi ve mücadele etmesi, bu mücadele bayrağını taşıyanlara destek olması elzemdir. Battık, çürüdük, kokustuk… Üstümüzü toprakla örtmedikleri kaldı.
